“Hayal gücü ile gerçekliği birleştirebilen takım arkadaşları arıyoruz”
“Hayal gücü ile gerçekliği birleştirebilen takım arkadaşları arıyoruz”
İş ilanımız ilginizi çekti mi? Cevabınız evet ise öğrenmenin ilk olmazsa olmazı merak uyandırmayı başardık. Hadi devam o zaman, görüşmeye geldiniz ve ne ile karşılaşacağınız konusunda endişelisiniz çünkü şu ana kadar;
- Prezantabl,
- Takım çalışmasına uygun,
- 30 yaşını aşmamış,
- En az 1 yabancı dili anadili gibi konuşan,
- Analitik düşünme yeteneğine sahip,
- Esnek çalışma saatlerine uyumlu çalışabilecek, seyahat engeli olmayan,
Gibi klasik başvurulara alışkınsınız. Duruma uygun bir konuşma hazırlayamadınız zira sizi ne bekliyor bilmiyorsunuz! Süper, artık kendiniz gibi davranabileceksiniz.
Sizi güleryüzlü insan kaynakları uzmanı karşılıyor. Masada üzerinde şekiller olan küpler dikkatinizi çekiyor. Görüşmeyi yapan kişi sizi biraz tanıyalım diyecek diye bekliyorsunuz. Oysa sadece masadaki küpleri göstererek “ne dersiniz bir oyun oynayalım mı?” diyor, ve ekliyor; sadece zarları alıp atın ve bize hikayenizi anlatın. Biraz şaşkın biraz tedirgin, peki diyorsunuz.
Zarlar geldiğinde, beyniniz kalıpları kırıp yaratmaya başlıyor “ben bir köyde doğdum. Ilk baharda dağı taşı rengarenk çiçekler olan yemyeşil otlaklarında kuzuların otladığı şirin bir köy. Sabahları sıcacık çorbalar içerdik. Hatta bir ıslığımla kafasını çevirip bana doğru gelen bir kaplumbağam bile vardı” Akışa girdiniz. Rahatlıyorsunuz anlattıkça, uzman araya giriyor. “Peki şimdi ben de küpleri atmak istiyorum izninizle” diyor uzman, küplere uzanıyor ve oyuna dahil oluyor; ”Bana nasıl motivasyon olduğunuzu bu zarlarla anlatabilir misiniz rica etsem?” Heyecanım artıyor. Biraz düşünüp beynimin ilişkileri kurmasına izin veriyorum.
-Ben her zaman önceliğimi bir puzzle’ın parçası gibi tanımlarım. Büyük bir tablonun tamamlanması için parçaların uyumlu bir şekilde iç içe geçmesi gerekir. Bazen ahtapot gibi işi zora sokan durumlar ortaya çıkar. İşler karmaşıklaşır. Takımda sorun üzerine uzlaşıp işlemeyen parçayı dönüştürmenin, gerekirse o kısmı kesip atarak yenisini oluşturmak için işbirliğine açık olurum. En büyük hediye kimseyi ardımızda bırakmadan ekipçe başarmanın keyfine varmaktır.
Görüşmeyi yapan kişi yeni zarlar attıkça beyin sinapslarınızın birbiri ile hızla yeni yollar yarattığını bir sonraki hikayeye sabırsızlandığınızı hissediyorsunuz.
Sizce bu iş sizi heyecanlandırdı mı? İlk defa kendinizi ifade edebileceğinize inandığınız ve yaratım gücünüzün farkına vardığınız bir ortamı hissetmiş bile olabilirsiniz. O halde artık Mihaly Csikszentmihalyi’nin AKIŞ kitabında belirttiği o önemli noktaya dikkat çekelim; “giderek daha iyi beceriler geliştirme ve hazzı sürdürme kültürün ve evrimin ardında yatan şeydir. Rastgele olayları akışa dönüştürmek için, insan kapasitesini arttıran, kendini olduğundan fazlası yapan beceriler geliştirmelidir”